SU SOĞUTMA KULELERİNDE LEJYONELLA RİSKİ

Enis Burkut
Makine Yüksek Mühendisi
enis@burkut.com.tr

Temmuz 2007 / Enis Burkut
Su soğutma kulelerinin çevreye yaydığı su zerreciklerinin içinde bulunma riski olan LEJYONELLA bakterisi insanda ölümcül olan LEJYONER Hastalığı yaratıyor. İnsan sağlığını tehdit eden Lejyoner hastalığını önlemek için soğutma kulesi bakımı ciddiyetle yapılmalıdır.

Su soğutma kuleleri enerji santrallarında, sanayi tesislerinde ve otellerde yaygın olarak kullanılıyor.  Isının tabiata atılmasına yarayan su soğutma kuleleri yerine bazı tesislerde “hava soğutmalı” teknikler tercih ediliyorsa da, su soğutma kuleleri halen bütün dünyada  önemini koruyor ve çok kullanılıyor.

Tabiat kuralları gereği, SU’yun HAVA ile birleştiği her yerde  canlılar ve bakteriler ürer.  Bu nedenle, SU’yun tabii hava ile buluştuğu yer olan su soğutma kuleleri de canlıların, bakterilerin ve insan sağlığını tehdit eden “Legionella Pneumophila”(kısaca Lejyonella) Bakterisinin  ürediği yerlerden biridir.  Lejyonella bakterisinin çok hızlı çoğaldığı ve aktif olduğu sıcaklıklar  25ºC / 45º C derecelerdir.   Bu sıcaklıklar Türkiye’nin bir çok bölgesinde  soğutma suyu sistemlerinin çalışma sıcaklığıdır.

 

Lejyonella bakterisi neden insan sağlığını tehdit ediyor?

Su soğutma kulesi içinde üreyen ve kulenin hava ile beraber tabiata gönderdiği çok küçük su zerrecikleri içinde bulunma riski olan LEJYONELLA bakterileri, soğutma kulesine yakın bölgede bulunan insanların akciğerlerine giriyor ve burada üremeye devam ediyor 
Akciğerlerde üreyen Lejyonella bakterisi  bazı insanlarda zatürreye benzeyen  “Lejyoner 
Hastalığı”  yaratıyor ve bu hastalık  bazı insanlarda ölüm ile sonuçlanıyor.  Bu hastalığın Zatürre’ye benzemesi sebebi ile, hastalığın teşhisinde  doktorlar teşhis koymakta zorlanıyorlar ve sonuç ÖLÜMCÜL  olabiliyor. Bu hastalık nedense çocukları ve kadınları az etkiliyor; fakat yaşlı ve sağlığı iyi olmayanlara daha çok zarar veriyor.   Bu hastalığın  insandan 
insana bulaştığı görülmemiştir; yalnızca akciğerlere havadan gelen ve Lejyonella bakterisi taşıyan su zerrecikleri ile bakterinin insana ulaştığı ve insanı hasta yaptığı kanıtlanmıştır.  Lejyonella bakterisinin 5º / 68º C derecelerinde yaşadığı ve özellikle 25º / 45º C derecelerinde çok hızlı ürediği tespit edilmiştir.

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi araştırma  görevlileri “Lejyoner Hastalığı”nı şöyle tanımlıyorlar:
            “Lejyoner Hastalığını’nda, başlangıçta kuru öksürüğü izleyen sulu, nadiren renkli olabilen balgam görünmesi tipik bir bulgudur.  Hastaların üçte birinde az miktarda da olsa öksürükle birlikte kan gelmesi görülebilir.  Üç hastadan ikisinde kalp atımlarında yavaşlama olabilir.  Bulantı, kusma, ishal, kas ağrısı, mental değişiklikler pek çok olguda klinik tabloya eşlik eder.  Hastalıktan kuşkulanmada, zatürre ve ishalin birlikteliği önemli bir veridir.”
“Akciğerde olan bozukluklar sonucunda solunum yetmezliği ortaya çıkar.  Uygun sağaltımın erken dönemde başlanmadığı hastalarda hastalıktan ölüm hızı %5-25 arasında iken, bağışıklık sistemi baskıda olan kişilerde, yani kortizon gibi ilaç kullanımı ya da bir hastalık varlığında bağışıklık sisteminde yetersizlik oluştuysa bu hız %80’e ulaşır.  Sigara içenlerde, diyabetlilerde, kronik akciğer hastalığı olanlarda, AIDS varlığında, böbrek hastalığı ya da kanseri olanlarda ve örneğin organ transplantı olup kortikosteroid gibi bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullanımında hastalığa karşı duyarlık artar.”
            
Lejyonella Bakterisi Batı ülkelerinin çoğunda iyi biliniyor ve  insan sağlığı yönünden çok iyi tedbirler  alınıyor.   Bu konuda en titiz ülkelerden biri olan İngiltere’de Lejyonella Bakterisi‘nin kontrolu 1990 yıllarından bu yana devletin resmi yönetmelikleri ile   hukuki kontrol altına girmiştir.   Son on yedi yıl içinde Lejyonella Bakterisinin kontrolunu hukuken yaparak epey pratik kazanmış olan İngiltere’de 2001 yılında bu konudaki yönetmelikler yenilenmiş ve daha kolay anlaşılır ve tatbik edilir hale getirilmiştir.  (The control of legionella bacteria in water systems - Approved Code of Practice and Guidance  -  www.hse.gov.uk )

İngiltere’de  Sağlık ve Emniyet Yetkilileri Başkanı (HSE – Health and Safety Executives), 4 Ocak 2001 tarihli Basın Bülteninde, “Lejyonella hastalığının insan yapısı çevre koşullarının ürünü olduğunu ve gene insanın gerekli  tedbirleri alarak lejyonella bakterisini insandan uzak tutması gerektiğini vurgulamaktadır.”    

Lejyonella bakterisi soğutma suyunda bulunmakla beraber, bu bakterinin  üreme noktaları genelde soğutma sisteminde oluşan kireçtaşı ve “biyofilm tabakaları” gibi, bakterinin  kendini koruyacağı ve üreyeceği ortamlardır. 

ALINACAK ÖNLEMLER:  Lejyonella Bakterisinin su soğutma kulelerinde üremesini engelleyerek insanlarda Lejyoner Hastalığının oluşmasını önlemek için bir taraftan su soğutma kulelerinin periyodik bakımlarına önem vermek ve diğer taraftan, gene periyodik aralıklar ile, en yakın  sağlık kuruluşlarının laboratuarlarında “toplam bakteri”  sayımları yaptırarak probleme karşı tedbirli olmak tavsiye edilir.   Bu tavsiyemiz bazı Batı Ülkelerinde kanuni zorunluluktur ve bu zorunluluğa uymayan işletmeciler, devletin yetkili halk sağlığı mercileri tarafında  kanuni tatbikata alınırlar.  Ümit ederiz ki bu yazımız kanun yapıcı makamların eline ulaşır ve şu ana kadar ülkemizde kanuni tedbirleri alınmamış bu husus hakkında yakın zamanda vatandaşlarımızı koruyucu  bir yönetmelik hazırlanır ve uygulamaya konulur.      

Konu İNSAN SAĞLIĞI olduğu için, yukarıda özetini verdiğimiz önlemler paragrafını aşağıdaki gibi genişletmekte yarar görüyoruz .

  • Soğutma suyu sürekli olarak şartlandırılmalıdır.  Sürekli ve kontrollu su şartlandırması “Bakteri Yuvası” oluşması sorununu ortadan kaldırır. “Bakteri Yuvası” olarak nitelendireceğimiz  katı kirliliklerin oluşmasını önlemek için yöntemler şunlardır:

 

A.  Soğutma suyu sürekli olarak filtrelenmelidir.  Her gün kuleden yüz binlerce metreküp ortam havası geçtiği için bu havanın soğutma suyunda bıraktığı kirlilik ancak soğutma suyunun filtrelenmesi ile alınabilir.  Bugünün filtre tekniği içinde, soğutma suları için en uygun filtre, tam otomatik ters yıkamalı DİSKLİ filtrelerdir.  (Bak: Su ve Çevre Dergisi, Sayı 3, E.Burkut makalesi)

B. Bakteriye yataklık yapan kireçtaşına karşı soğutma suyu sürekli olarak  kimyasal ve fiziksel olarak şartlandırılmalıdır.

  • Soğutma sistemi besi suyu kalitesi kontrol altında tutularak istenmeyen kireçtaşı önlenebilir:  Ham suyun kalitesine göre, klasik  yumuşatma, deiyonize ve ters osmos gibi teknikler ile besi suyu hazırlanabilir.
  • Kimyasal şartlandırma yöntemi ile soğutma suyu sisteminde Kireçlenme  önlenebilir.
  • Kimyasal yöntemi ÇEVRECİ BULMAYAN kuruluşlar,  Frekans Jeneratörü (Fiziksel Teknik) tekniği ile, hiçbir kimyasal kullanmadan soğutma kulesinde kireçlenme ve yosun oluşmasını önleyebilirler. 

C. Soğutma suyu iletkenliği sürekli olarak kontrol altında tutulur ve iletkenlik yükseldiğinde otomatik olarak  bir miktar su deşarj edilir, atılan su yerine  otomatik olarak  taze su gelir ve soğutma suyu iletkenliği normal seviyede tutulur.

  • Soğutma Suyu’nun Mikrobiyolojik  durumu sık sık kontrol edilir. Ayda bir, Hıfzı Sıhha Laboratuarı veya tıbbi laboratuarlarda “toplam bakteri sayımı”  yaptırılarak soğutma suyunda “canlı” miktarı gözlemlenir.  Birim sudaki Bakteri miktarı yüksek çıkarsa derhal soğutma sistemi  dezenfekte edilir ve yukarıda sözü edilen bakteri yuvaları yok edilir.  Soğutma Sularının Dezenfeksiyonu  ülkemizde genelde KLOR türleri ve ayrıca “Biyosit” tabir edilen kimyasallar ile yapılmaktadır.   Yapılan incelemelerde Klor’un Lejyonella bakterisini etkilemediği görülmüştür.  Bu sebeple alışılagelmiş  Klor dezenfeksiyonuna hiç  güvenmemeliyiz. A.B.D.ve İngiltere’de 1990 dan bu yana, soğutma suyunun OZON Gazı ile şartlandırma tekniği  çok geliştirildi..  Ozon gazı Lejyonella ve diğer bakterileri ve yosun türü canlıları tamamen yok eder.   Klor ve biyositlerin çoğu belli pH derecelerinde etkiliyken Ozon Gazı her pH derecesinde dezenfeksiyon görevini yapar.   
  • Su soğutma kuleleri periyodik  “aylık” kontrola alınmalıdır.  Bu kontrolda kulede ve soğutma suyu sisteminde kireçtaşı, tortu, “biyofilm”  gibi Lejyonella bakterisinin üremesine yataklık  yapan kirlilikler tespit edilmeli ve  yok edilmelidir.
  • Şok Dezenfeksiyon.  Bölgenin iklim şartları göz önüne alınarak, birkaç ayda bir kulenin komple bakımı yapıldıktan sonra şok dezenfeksiyonu yapılması önerilir.

 

MÜHENDİSLERE DÜŞEN GÖREV:  İnsan sağlığını tehdit eden Lejyonella hastalığının insana zarar vermesini önlemek  için meslektaşlarımıza görev düştüğü görüşündeyiz.   Çünkü soğutma sistemlerinin tasarımını tesisat mühendisleri yapar.  Bu sistemlerin montajını, devreye alınmasını ve işletme eğitimini de çoğu zaman tesisat mühendisleri gerçekleştirir.   Sanayi tesislerinin ve otellerin çoğunda,  soğutma sistemlerinin işletilmesi ve bakımı genelde Makina Mühendisleri tarafından yapılır.  Bu sebeple, soğutma sistemleri ile yakından ve uzaktan ilişkide olan meslektaşlarımızın Lejyonella’ya karşı tedbirleri alması için bu konuda kendilerini ve teknik yardımcılarını eğitmelerini öneririz.

Referanslar:

  • TESKON 1997 – Lejyonella Pnömonisi – Prof. Dr. Gazanfer Aksakoğlu ve Uzman Dr. Hülya Ellidokuz (Bu bildiri TESKON Bildiriler Kitabında yayınlanmamıştır)
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi, Sayı 3, E.Burkut makalesi: “Filtre edilmeyen soğutma suyu işletmeye zarar verir”.

  • http://www.summitlaboratories.com/legion_2000.pdf
  • http://www.cti.org/tech_papers/legionnaires.shtml
  • http://www.hse.gov.uk
  • http://www.who.int
  • http://www.lejyoner.org
Tıklayın Uzman Su Mühendislerimiz Sizi Arasın.