Kasım 2005 / Enis Burkut

SU TESİSATINDA KİREÇLENMENİN RADYO FREKANSI TEKNİĞİ İLE ÖNLENMESİ

Enis Burkut
Makine Yüksek Mühendisi
enis@burkut.com.tr

Su tesisatında oluşan kireçlenmeye karşı bugüne kadar icat edilmiş olan cihazların en sonuncusu Radyo Frekansı Tekniği ile çalışmaktadır. Çok başarılı olan, ayrıca yatırımı ve işletme maliyeti çok düşük olan bu tekniği her tür işletme kolayca kullanabiliyor.

Su tabiattaki her maddeyi çözebilen (halk dilinde “eritebilen”) bir sıvıdır.  SU’yun sıcaklığı arttıkça su, tuz ve şeker gibi birçok maddeyi daha çok çözer (eritir).  Ancak bu kurala uymayan bir madde var: kimyada Kalsiyum Karbonat ve Manyezyum Karbonat olarak adlandırılan ve suda “setlik” meydana getiren mineraller su ısındıkça suda çözünmeleri azalır, tersine, KRİSTALLER OLUŞTURARAK SUDAN AYRILIRLAR.

Denizli - Pamukkale’de olduğu gibi, tabiat içinde meydana gelen bu kireçlenme olayı bizi rahatsız etmez.  Fakat sanayi ve evsel su sistemlerinde KİREÇLENME sorunlar yaratır ve işletmeleri ekonomik zarara sokar.   Halk dilinde Kireçlenme, Kireçtaşı, Taş, Kışır denen, sert suların meydana getirdiği bu olaydan kurtulmak için insanlar bugüne kadar birçok yöntemler icat etmişler.  Bugün için son teknoloji sayılan Radyo Frekansı Tekniğini açıklamadan önce şu anda ülkemizde kullanılan birkaç yöntemi aşağıda özetleyelim.

SU YUMUŞATMA CİHAZI:  Suni reçine veya iyon değiştirici tabir edilen bir malzeme (suni reçine) sayesinde suya sertlik veren Kalsiyum ve Manyezyum mineralleri sudan alınırken, sofra tuzunda (NaCl) bulunan Sodyum  (Na) minerali suya verilir.  Onun için bu işleme “İyon Değiştirme” adı da verilir.  İyi işletildiği taktirde tesisatta kireçlenme sorununu tamamen ortadan kaldıran bu yöntemin yatırımcı ve işletici için bazı sorunlarını kısaca sayalım: 

  • ilk yatırım yüksek,
  • tuz kabı ve tuz stok yerini de planladığımızda çok yer kaplar,
  • işletmesi için sürekli tuzun satın alınması ve cihazın tuz kabına konması sürekli dikkat ve işçilik gerektirir,
  • sertliği alınmış su korozif olduğundan metal aksamı etkiler, korozyona karşı tedbirler alınmasını gerektirir.  

Sudaki Kalsiyum ve Manyezyum’un kesinlikle istenmediği sanayi proseslerinde Su Yumuşatma Cihazı’ndan vaz geçilemez.  Ancak, sorun yalnızca “Kireçlenme” ise, aşağıdaki yöntemler de kullanılabilir.

KİMYASAL YÖNTEMLER:  Kireçlenmenin önlenmesi için tasarlanmış Su kimyasalları, sertlik yapan minerallerin kristalleşmesini önler. Bu yöntemde suya sürekli olarak kimyasal verilir.  Kimyasal yöntemin de tercih edildiği  birçok  tatbikat vardır.

FİZİKSEL ŞARTLANDIRICILAR:  Çok yıllar önce, güçlü Manyetik alan tesirinde kalan sulardaki kristal yapıcı minerallerin, normal iri kristaller yerine birbirine yapışmayan çok küçük kristaller oluşturduğu fark edildi.  Bunun üzerine, önce tabii mıknatıslar ile kireçlenmeyi önleyen cihazlar imal edildi.  Manyetik alanlı cihazlarda suyun borudaki hızı çok önemliydi.  Ayrıca, suda bulunan demir tozları manyetik cihaza yapışıp cihazın kendisinin tıkanmasına neden oluyordu.  Bazı ülkelerde tabii mıknatıslar ile yapılmış bu tür cihazlar halen bulunuyor.
  
Daha sonraki yıllar içinde, bazı elektriksel cihazlar icat edildi.  Bu cihazların suya aktardıkları enerji çok az olduğundan tatbikatları da çok sınırlı kaldı.

RADYO FREKANSI TEKNİĞİ İLE SU SİSTEMİNDE KİREÇ TAŞININ ÖNLENMESİ:  Yukarıda sözünü ettiğimiz eski yöntem Fiziksel Şartlandırıcıları  “Kablolu Telefon” sınıfına koyarsak, Radyo Frekansı ile kireçlenmeyi önleyen bu en son teknolojiyi “Cep Telefonu “sınıfında kabul etmek doğru olabilir.   Çok özel ve değişken bir Radyo Dalgasının, verici anten görevi yapan  feritler vasıtası ile su sistemine aktarılması  ile su tesisatında kireçlenmenin önlenmesi bugün için en etkili yöntemdir. Bu teknik ile çalışan cihazların yatırım maliyeti ile işletme maliyeti çok düşük olduğundan  bu tekniği her tür kuruluş kolayca kullanabilir.

Eski model Fiziksel Su Şartlandırıcıları yalnızca boruya takıldığı noktada suyu etkilerler.  Oysa, Radyo Frekansı kullanan cihazlar bu özel radyo dalgasının tüm tesisata yayılmasını sağlar, böylece, su tesisatındaki sular ve su sistemi sürekli olarak bu radyo dalgasının etkisi altında kalır ve radyo dalgasının ulaştığı noktalarda kireç kristalleri oluşamaz.    Örneğin, çok az kullanılan bir yangın tesisatında, Radyo Dalgası üreten cihazın takıldığı noktadan çok uzakta olan vanalar, kireçlenme sorunu yaşamazlar ve kullanılmak istendiğinde tutukluk yapmazlar.

Radyo Frekansı Tekniği ile görev yapan Kireçtaşı önleyici cihazlar mevcut su borularının üzerine kol saatı gibi tutturulur.   Cihazın montajı sırasında boru tadilatı yapmak gerekmez.  Bu cihazlar suya değmediği için sudan zarar görmezler, boru içinden geçen suyun hızı veya sertliği ne olursa olsun kireçlenmeyi önlerler.  1997 yılından bu yana ülkemizde de birçok sanayi ve turizm tesisinde Radyo Frekansı Tekniği ile ısı eşanjörleri, boylerler, soğutma  kondenserleri, hava kompresörleri, vanalar,  sıcak su boruları; otellerdeki duş başlıkları kireçlenmeye karşı korunuyor.  Ayrıca, bu cihazlar,  eskiden oluşmuş kireçtaşlarını da çözerek tesisatı kurtarırlar.   Aşağıda sözünü edeceğimiz iki tatbikat  bu cihazların kullanılışı konusunda  daha iyi fikir verebilir:
 
1. Tatbikat: Bir Plastik Enjeksiyon işletmesinde, imalat kalıplarının su ile soğutulduğu bölümde oluşan kireç taşlarının, arzu edilen soğutmayı geciktirdiği ve böylece  işletmenin randımanını çok düşürdüğü görüldü.  Soğutma suyu sirkülasyon hattı üzerine monte edilen  “Radyo Frekanslı Kireçleme Önleyici Cihaz” enjeksiyon makinalarında oluşan kireçtaşlarını çözerek işletmenin  randımanını arttırdı.  Bu sırada kalıp bakımları da en aza indi.  Ayrıca, su soğutma kulesi içinde oluşan kireç taşları da kısa zamanda  söküldü ve bir daha oluşmadı.

  •  Tatbikat: Bir konserve sanayiinde otoklava giren metal konserve kutuları üzerinde kireç lekeleri oluşuyordu.   Konservelerin güzel görünüşünü etkileyen bu beyaz lekelerin ortadan kalkması için otoklavı besleyen boru hattı üzerine “Radyo Frekanslı Kireçleme Önleyici Cihaz” monte edildi.  Bunun sonucunda  konserve kutularının üzerinde beyaz lekeler oluşmadı ve ayrıca,  otoklav cihazı içindeki kireç taşları çözülerek otoklavın dibine döküldü. 

 

Herkesin aklına şu soru geliyor:  “Radyo Frekansı Tekniği ile çalışan bu cihaz, nasıl oluyor da  Kireç Kristallerinin oluşumunu önlüyor ?”

Tabiat kanunu şöyle çalışır: Suda sıcaklık ve basınç değişimi veya suyun kısmen buharlaşması gibi değişikliklerde tabii olarak, sudaki bazı mineraller önce çok küçük, hatta “mikroskopik boyutta” Kireç Taşı kristalleri oluştururlar. Frekans tekniği veya başkaca fiziksel teknikler bu küçük kristallerin oluşumunu engelleyemezler.  Normal şartlarda, ilk oluşan mikroskopik kristaller, daha sonra başka bir fizik konunu olan “çekim gücü ile”,  birbirlerini cezbederek iri kristaller oluştururlar ve bu şekilde boru ve su tesisatı içinde çoğalırlar.  İşte bu sırada, özel ve güçlü radyo frekansı bu fiziksel çekim gücünü bozar ve mikroskopik kristallerin irileşerek tesisat içinde çoğalmasını ve tesisata yapışmasını engeller.    Ayni şekilde, bu güçlü frekans, eskiden oluşmuş iri bir  kristalin mikroskopik birimleri arasındaki “çekim gücü”nü de etkiler ve eski kireç taşı kristallerinin de çözülerek yok olmalarını sağlar.  Suyun hareketi ile küçük kristaller tesisatı terk eder ve sonuçta su tesisatı kireç taşından kurtulur. 

Suyu kimyasal olarak şartlandırmadan ve suyu yumuşatmadan  kireçlenmenin önlenmesinde, bugün için en ileri teknoloji, su sistemine RADYO DALGALARINI aktaran Kireçleme Önleyici Cihaz teknolojisidir.   Bu teknoloji ile imal edilmiş  cihazların 50 mm – 120 mm çaplı su borularına monte edilen modelleri 30 – 40 watt kadar az bir enerji harcarlar; bu kadar az enerji  kullanarak  geniş su tesisatını tesirleri altında tutabilirler; bu nedenle bu cihazların işletmeleri de çok ekonomik olmaktadır.

Soğutma Kulesinde Kireç Önleyici

Isı Eşanjörü Kireç Önleyici

Tıklayın Uzman Su Mühendislerimiz Sizi Arasın.