Elektro Deiyonizasyon (EDI) Yöntemiyle Saf Su Üretimi

Enis Burkut
Makine Yüksek Mühendisi
enis@burkut.com.tr

Elektro Deiyonizasyon, yüksek saflık oranına sahip suların hazırlanmasında kullanılan özel bir tekniktir. EDI olarak adlandırılan bu teknik günümüzde kullanılan en başarılı yöntemdir.  Saf su hazırlanırken elektrik kullanılır. İşlem sırasında hiçbir kimyasal kullanılmaz.

EDI yönteminin en önemli özelliklerinden biri çalışma sırasında atık su yaratmaması, doğa dostu ve çevreci olmasıdır. İşletmeler için birçok avantaj barındırmaktadır.

Elektro Deiyonizasyon (EDI) Kullanım Alanları Nelerdir?

Elektro Deiyonizasyon yöntemi başta enerji sektörü olacak şekilde elektrik geçirmeyecek oranda saf su ihtiyacı olan her işletmede kullanılmaktadır. Kimya, ilaç, elektronik gibi birçok sektörde tercih edilebilecek bir yöntemdir.  Saf su 90’lı yıllarda sadece iyon değiştirici reçine yöntemi ile elde ediliyordu. Günümüzde ise EDI yöntemi yoğun olarak kullanılmaktadır.

Bu yöntemin rejenerasyon için asit ve kostik kullanılmaması, atık su yaratmaması, işletilmesi ekonomik olması, az yer kaplayan ergonomik yapısı terci edilme sıklığını arttırmaktadır.  Yenilikçi endüstri anlayışı içinde her geçen gün daha fazla tercih edilen bir yöntem olmaya başlamıştır.

Türkiye’de Elektro Deiyonizasyon (EDI) Yönteminin Tarihçesi

2000 yılında EDI tekniği firmamız tarafından ülkemizde uygulamaya alınmıştır. Geleneksel saf su üretme yöntemi olan iyon değiştirici reçine yöntemini geride bırakarak elektrik santraline kurduğumuz sistemle EDI tekniğini ülkemiz sınırlarında uygulamaya aldık.

Dünyada seçici geçirgen özelliğe sahip membranların kullanılmaya başladığı 90’lı yıllar içinde kullanılmaya başlayan bu yöntem günümüzde başarılı yatırım ve geliştirmelerle saf su üretimini profesyonel hale getirmiştir.

Elektro Deiyonizasyon (EDI) Yöntemi Nasıl Çalışır?

EDI yöntemi sürekli şekilde güçlü doğru elektrik akımı altında çalışmaktadır.  Bu akım 300-400 V arasındadır. Doğru akım su içinde bulunan pozitif ve negatif yük taşıyan iyonların karşı elektroda doğru hareket etmesine yardımcı olur.  Aynı zamanda bir miktar su molekülünü (H+) ve (OH¯) olacak şekilde iyonize etmektedir.

ADI içinde küçük miktarda miksbed içinde konumlanmış olan katyonik ve anyonik iyon değiştirici reçineler bulunur. Saf hale getirilecek suda yer alan negatif ve pozitif yükleri taşıyan iyonlar öncelikle reçineler tarafından tutulmaktadır. Reçineler su içinde yer alan (H+) ve (OH¯) iyonlarca sürekli rejenere edilir.  Aynı zamanda reçinelerden çıkan pozitif ve negatif yüklü iyonlar karşı bölümde yer alan elektrotlara doğru harekete geçer. Reçine yatağında bulunan seçici geçirgen özellikteki membranlar diğer kışında yer alan iyon yüklü suyla aynı tarafa geçer. Bu sayede su istenmeyen iyonlardan arınarak saf su haline gelir.

Klasik Miksbed Yöntemi ile Elektro Deiyonizasyon (EDI) Arasındaki Farklar Nelerdir?

Klasik miksbedlerde reçinelerin rejenere edilmesi için gerekli olan (H+) ve (OH¯) iyonları; kostik (Na+ OH¯) ile hidroklorik asit H+ Cl¯) ile elde edilmektedir. Yani miksbedler asit ve kostik içeren sular yardımıyla rejenere edilmektedir.  Yani klasik miksebed tekniğinde kimyasal bulunur. Ayrıca bu yöntemde atık su ortaya çıkmaktadır.

 EDI tekniğinin avantajları arasında kimyasal kullanılmaması vardır. EDI yöntemi kısaca kimyasal olmayan iyon değiştirici olarak da nitelendirilebilir. EDI tekniğinin çalışma prensibi reçinelerin kesintisiz şekilde sudaki istenmeyen iyonları gidermesidir. Ayrıca iyonize edilen su iyonları ile rejenerek edilmesi klasik miksbed dejyoize cihazından daha avantajlı hale gelmesini sağlar.

Klasik miksbed dejyonize cihazlarında besi suyu çift reçineli cihaz ya da ters ozmoz cihazı kullanılarak hazırlanmaktadır. EDI sisteminde de besi suyu aynı şekilde hazır hale getirilebilir.  Yeni tesis tasarımında daha çok EDI cihazı ters ozmoz cihazından sonra kullanılır.  Bu işlem su hazırlama tesisinin kurulumunda rejenerasyon için kostik ve asit kullanılmamasını sağlar.

ED I cihazında yer alan besi suyunun kalite özellikleri belirli sınırlara sahiptir.  Aşağıda yer alan tabloda bu sınırlar içinde bulunan suyun EDI ile beslenmesi durumunda elde edilen suyun kalitesi 0,05 – 0,07 microS/cm iletkenlikte yani 16 - 17  Megaohm dirençte olmaktadır.

 

Birim

Sınırlar

İletkenlik

microS/cm

< 43

Sertlik

mg/l (CaCO3)

< 1.0

Silikat SiO2

mg/l

< 1.0

Toplam Organik Karbon (C olarak)

mg/l

< 0.5

Su Sıcaklığı

°C

5 – 38

 

EDI besi suyunun verdiğimiz tabloda yer alan hassas değerlere gelmesi adına gerekli ön şartlandırma sistemi ham su analiz değerlerine bakıldıktan sonra seçilmektedir.  Bazı durumlarda ham su iletkenliği yüksek olabilir. Bu durumlarda sular iki geçişli ters ozmoz cihazı ile saflaştırılır ve sonrasında EDI cihazı ile beslenebilir.

Elektro Deiyonizasyon (EDI) Avantajları Nelerdir?

Elektro deiyonizasyon yöntemi, saf su üretiminde kullanılan yeni nesil bir teknolojidir. EDI yönteminin avantajları şu şekilde belirtilebilir;

  • Kesintisiz çalışan bir sistem olduğu için reçine tankına ihtiyacı yoktur. Yani tandem cihazına gerek yoktur. İşletmeler ihtiyaçlarına göre bir tane EDI cihazı ile kesinti olmadan saf su üretimini sürdürebilir.
  • EDI cihazı her zaman aynı kalitede saf su üretimi yapar. Klasik misbed dejyonize cihazlarında ise üretilen suyun karakteri değişmektedir.
  • EDI sistemi iş sağlığı ve güvenliği açısından güvenli bir cihazdır. Çünkü çalışma sırasında asit ve kostik gibi zararlı maddeler kullanılmaz.
  • Asit ve kostik gibi bileşenler olmadığı için kimyasalların satın alınması, depolanması, taşınması ve kimyasal seviyelerinin kontrol edilmesi gibi gereksiz işler ortadan kalkar.
  • Saf süre üretimi maliyetini düşürür.
  • Çalışma sistemi içinde hiçbir kimyasal kullanılmadığı için çevre dostu bir uygulamadır.
  • EDI içinde kimyasal barındırmadığı için PH dengesi bozulmaz. Klasik yöntemlerde kullanılan PH dengeleme kimyasallarına yeni nesil saf su üretme yönteminde ihtiyaç yoktur.
  • EDI saf su üretiminde %95’e kadar yüksek verim sağlar. Sistem içinden geçen sular sürekli rejenere edildiği için sular boşa gitmez.
  • EDI cihazında iyonlar barındıran su kimyasal atık grubuna girmez. Bu yüzden EDI sistemini besleme görevi olan Ters Ozmoz cihazındaki besi suyu içine aktarılır.
  • EDI cihazı geliştirilebilir bir sistemdir. Sistem kendine has EDI birimlerinden meydana gelir. İşletmeler saf su üretim kapasitesini arttırmak istediklerinde EDI birimleri ekleyerek bunu çok uygun maliyetlere gerçekleştirebilirler.
  • Bu yöntemle saf su üretimi yapılırken besi suyunun özelliklerine göre değişmek koşuluyla metreküp saf su üretimi için 0,2 ila 0,5 kWH enerji tüketimi söz konusudur. Yani bu sistemin işletme maliyeti çok ucuzdur.
  • Elektro deiyonizasyon yönteminde atık nötralizasyon tankı kullanılmaz. Bu durumda yedek bir cihaza da gerek yoktur.
  • EDI cihazları ergonomik bir yapıya sahiptir. İşletmelerde çok küçük bir alanda göze batmadan hızlı, ucuz ve çevre dostu saf su üretimi gerçekleştirir.

Sonuç Olarak

EDI tekniği; hem işletme sürecinin pratik ve kolay olması hem işletmesinin ekonomik olması hem de çevreci bir teknik olması sebebiyle ilerleyen süreçte misbed dejyonize cihazının yerini alabilecek yeni nesil saf su üretme teknolojisidir.

Ülkemizde henüz daha yeni yeni kullanılmaya başlayan EDI teknolojisinin ilk yatırım bedeli klasik saf su üretme yöntemi olan miksbed dejyonize cihazından yüksektir.  İlerleyen dönemde gerçekleşen arge çalışmaları, üretim maliyetlerinin düşmesi EDI cihazı yatırım bedellerinin de makul seviyeye gelmesini sağlayacaktır.

EDI sistemi yeni nesil saf su üretiminde çevre dostu olması da dahil olmak üzere çok sayıda avantajıyla klasik mikbed sisteminin yerini almaya başlamıştır. Sizler de işletmenizde saf su üretiminde kimyasal kullanılmayan, işletme maliyeti düşük, çevre dostu bir teknoloji arıyorsanız Elektro Deiyonizasyon  (EDI)   yöntemini kullanabilirsiniz.

 

Tıklayın Uzman Su Mühendislerimiz Sizi Arasın.